Basın bülteninizi yayıncılara göndermeden önce bilmeniz gerekenler

Markanızı, hizmetlerinizi ya da işinizle ilgili yeni gelişmeleri halka duyurmak için basılı ya da dijital yayın organlarından yarlanmak gerekiyor. Tabii ki bunu yapabilmek için de iyi ve ilgi çekici bir basın bülteni hazırlamak gerekiyor.

İlgi çekici bir basın bülteni hazırlamak her zaman kolay olmayabiliyor. Bu basın bültenlerinde bazı önemli konulara ve unsurlara dikkat etmek gerekiyor. Marka tanıtım yazılarının yanı sıra basın bültenleri biraz daha şirketle ilgili yeni bir ürün/hizmet ya da haber duyurusu için kullanılıyor. Bu nedenle de basın bültenlerinizi hazırlarken, bu tür içeriklere odaklanmak gerekebiliyor.

İlgi çekici bir basın bülteni hazırlamanın yanı sıra, bu basın bültenini yayıncılara göndermeden önce de bilmeniz gerekenler bulunuyor. Sadece iyi bir basın bülteni hazırlamak yetmiyor, yayıncıların ilgisini çekmek de bir o kadar önemli. Bu yazıda da basın bülteninizi yayıncılara göndermeden önce bilmeniz gerekenleri sizinle paylaşacağız.

İlgili yazı:İlgi çekici bir basın bülteninde değinilmesi gereken 8 öğe

Basın bülteniniz, ilgili kişiye doğrudan gönderin

Gün içinde yayıncılardaki editörler onlarca basın bülteni alıyor. Bu nedenle de ilgi çekici bir içerikle karşılaştıkları zaman, bu basın bültenlerini yayınlamak için yayın yönetmenleri ile görüşüyorlar. Bu durumda da basın bülteninizin, editörlerin gözünden kaçabiliyor. Peki, ne yapmanız gerekiyor?

Mümkün olan durumlarda, dijital yayıncılardaki ilgili editörlerin, e-posta iletişim bilgilerini bulmaya çalışın. Bu bilgiler çoğu zaman, sitelerin künye sayfalarında ya da editörlerin yazılarının altında bulunan “Yazar Hakkında” bölümünde yer alıyor.

Yayınların “info” şeklindeki genel e-postalarına basın bültenlerinizi göndermek, onların dikkatini çekmeyebilir. Bunun yerine doğrudan ilgili kişi ile iletişime geçmek daha iyi olacaktır. Editörler çoğunlukla, PR ajanslarının basın bülteni listelerine abone oluyorlar ve bu listelere gün içinde onlarca basın bülteni düşüyor. Ancak, editörlere ya da ilgili kişiye doğrudan e-posta göndermek, onların doğrudan e-postanızı ve basın bülteninizi görmelerini sağlar. Bire bir iletişim kurmak ve bu iletişimi korumak basın bültenlerinizi yayınlatma konusunda önemli bir rol oynar.

Basın bültenlerinizi, hiç değişikliğe uğramadan yayınlacakmış gibi hazırlayın

Birçok yayıncı kuruluş, bu tür basın bültenlerini yayınlarken, kopya içerik olmaması için metinler üzerinde değişiklikler yapıyor. Çünkü birçok yayıncıya bu basın bültenleri gidiyor ve SEO açısından kopya metinleri kullanmak istemeyen yayıncılar bu metinleri kendileri yorumlayarak yazıyor. Fakat, bazı yayıncılar ise doğrudan basın bülteninizi, sizden gelen haliyle yayınlayabiliyor.

Basın bülteninizin sizin gönderdiğiniz şekliyle yayınlanma ihtimaline karşın, metinlerinizin yayına hazır, imla ve anlatım kurallarına uygun bir şekilde yazılmış olması gerekiyor. Aksi takdirde, editörler bu metinleri kontrol etmediğinde, basın bültenlerindeki hatalar doğrudan okuyuculara sunulmuş oluyor.

Doğru yayıncılara ulaşın

Birçok firma, ilgili ve ilgisiz tüm yayıncılara basın bültenlerini göndermeyi tercih ediyor. Ancak bu yayıncılar, kendi sektörlerine ve hedef kitlelerine uymayan basın bültenlerini değerlendirmiyor.

Sektörel yayın yapan yayıncılara ulaşarak, ilgili kanallar üzerinden basın bültenlerinizi yayınlamanız gerekiyor. Bunun yanı sıra sizin sektörünüzle ve hedef kitlenizle ilgili olmayan yayınlarda basın bültenleriniz yayınlasa dahi, size bir geri dönüşü olmayacaktır.

Editörlerin anlayabileceği bir dil kullanın

Basın bültenlerinizi hazırlarken kullanacağınız dile de önem vermeniz gerekiyor. Editörler, bu metinler üzerinde değişiklikler yapabilir ve kendileri de bazı yorumlar katabilirler. Bu nedenle de kullandığınız dilde çok fazla terim ya da jargon kullanmamanız gerekiyor. Sadece editörlerin değil, okuyucuların da bu içerikleri anlayabilmeleri gerekebiliyor. Önceki maddelerde de bahsettiğimiz gibi, yayıncı kuruluşlar hiçbir değişiklik yapmadan bu basın bültenlerini yayınlayabiliyor. Bu nedenle de kullandığınız dil çok ağırsa, okuyucular da içeriklerinizi anlamayabilir.

Yüksek çözünürlüklü görseller sunun

Logo veya ürün/hizmetle ilgili görseller sunacağınız zaman yüksek çözünürlüklü görseller göndermeye dikkat edin. Bunun sebebi, dijital yayıncıların internet sitelerinde kullandıkları görsel boyutları farklı olabiliyor. Yüksek çözünürlüklü görseller gönderdiğinizde, yayıncılar bu görselleri kendi sitelerine uyumlu hale getirerek kullanabilirler. Ancak aksi takdirde küçük boyutlu görseller gönderdiğinizde, basın bülteniniz kaliteli görünmeyebilir.

Başlıklarınızda, basın bülteninizin içeriğini verin

Yine yazının başında dile getirdiğimiz gibi, yayıncılar gün içinde onlarca basın bülteni alıyorlar ve bu basın bültenlerinden hangilerini yayınlayacaklarına başlıklara bakarak karar veriyorlar. Bu nedenle de başlıklarınızın oldukça ilgi çekici olması ve tek bir cümlede içeriğin ne ile ilgili olduğunu anlatması gerekiyor. Basın bültenlerinizin dikkat çekmesi için en çok önem vermeniz gereken alanlardan birisi de bu nedenle başlık oluyor.

İletişim bilgilerinizi eklemeyi unutmayın

Yayıncı kuruluşlar, ilgilerini çeken bir konu ile karşılaştıklarında basın bülteninin yanı sıra daha detaylı bilgi almak için şirketlerle iletişime geçebiliyorlar. Bu durumda da iletişim bilgilerinize yer vermeniz ve bu kanallar üzerinden gelebilecek e-posta ya da telefonlara açık olmanız gerekiyor. Yayıncılar daha fazla bilgi almak istediklerinde, basın bülteninizi daha kapsamlı bir hale getirerek, markanız hakkında daha detaylı bir içerik hazırlayabilirler.